Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Yetiştiriciliği

Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Bilimsel Sınıflandırma
Âlem: Plantae
Şube: Magnoliophyta
Sınıf: Magnoliopsida
Takım: Asterales
Familya: Asteraceae
Cins: Helianthus annus
1.1. Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Bitkisinin Genel Özellikleri
Ayçiçeği, halianthusgillerden olup bu gruba 70 bitki dâhildir. Bunlardan bir yıllıkları olduğu gibi çok yıllık olanları da vardır. Eskiden Amerikalı Kızılderililer tarafından çeşitli rahatsızlıklara karşı kullanılmıştır. İspanyollar tarafından 1569 yılında Avrupa’ya getirilen bitki, kısa zamanda Doğu Türkistan’a kadar oldukça geniş bir alana yayılmıştır. Ayçiçeğinin taç yaprakları ateş düşürücü olarak ve gribe karşı kullanılmıştır. Ayçiçek tohumundan elde edilen yağ, salata ve yemeklere katılır veya masaj yağı yapımında kullanılır. Bitkiye günebakan denmesinin sebebi bitkinin kafasını güneşin yönüne doğru dönmesidir. Almanca sonnenblume denmesinde güneş çiçeği anlamına gelir. Helianthus; helios yani güneş ve anthos ise çiçek kelimelerinden oluşur yani güneş çiçeği anlamına gelir ve de annus kelimesi bir yıllık anlamındadır; çünkü çiçeklerin başları tıpkı güneş gibidir. Ayrıca bitki yapısı nedeniyle güneş ışınlarını takip etmesi bakımından dikkat çekicidir. Bitkiler sabah doğuya bakar ve günün sonuna doğru güneşi takip ettikleri için yüzlerini batıya çevirir.

Fotoğraf 1.1. Helianthus annus
Çok çeşitli kültür formları vardır; bu nedenle de bütün çeşitleri bir çatı altında toplamak zordur. Çoğu ayçiçeğinin boyu 2 – 4 metre arasında değişmektedir. Dikine büyüyen, yüksek boylu, bol dallıdır. Bazılarının kökleri yumruludur ( yer elması ). Çiçekleri uzun saplı, çiçek tablası büyük, çiçek tablası sapları uzundur. Çiçekler genellikle sarı ve sarı tonlarında olmakla birlikte değişik renkleri de mevcuttur. Çiçek tablasının dışındaki kısım steril olup sadece orta kısım tohum üretebilmektedir. Çiçekleri 10–40 cm genişliğinde tepsi şeklinde geniş bir kafa olup kenarların 1–3 sıra dizilmiş dil şeklinde 30–70 adet 5–10 cm uzunluğunda altın sarısı renkli ve ortada boru şeklinde çiçek yaprakları vardır. Borumsu çiçekler sarımsı esmer renkte ve de oldukça çoktur.


Fotoğraf 1.2: Helianthus annus bitkisinin çiçek yapısı
Yaprakları aşağı kısımlarda karşılıklı, yukarı kısımlarda sarmal dizilişli, uzun saplı, kenarları düz veya dişlidir. Tüylü gövde ve yapraklara sahiptir. Yaprakları alttan üste doğru yükseldikçe büyür. Uzun bir sap üzerinde kalp veya üçgen şeklinde, koyu yeşil renkli, ortada bir ana damar bulunur.

Fotoğraf 1.3: Helianthus annus bitkisinin gövdesi
1.2. Helianthus Fidesi Üretimi
Helianthus’ta üretim; parçalama, kökten ayırma ve tohumla yapılmaktadır. Parçalama ve kökten ayırma yöntemleri, çok yıllık bitkilerde uygulanmaktadır. Esas üretim yöntemi tohumla üretimdir. Tohmlar şubat veya martta yastıklara ekilir. Çimlenme 1 -2 hafta içinde olur.

Fotoğraf 1,4: Helianthus tohumu
1.2.1. Fide Üretimi
Helianthuslar’da tohumla üretim yöntemi daha çok kullanılmaktadır. Tohum araziye genellikle doğrudan serpilir. Çimlenmesi çok kolaydır. 21 – 24 0 C’de 2 – 7 günde çimlenme olur. En iyi ekim zamanı, tohumlar 20 – 30 cm ara ile don tehlikesi geçtikten sonra üretim yapılacak yere ekimidir. Eğer şaşırtma yapılacaksa, şaşırtma için en uygun zaman fidenin iki gerçek yaprak çıkardığı zamandır. Sürekli bir ürün alabilmek için ise tohumları 2 -4 hafta ara ile atmamız gerekir.

Fotoğraf 1.5: Helianthus tohumunun çimlenmesi
1.2.2. Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Fidelerin Bakımı
Helianthus fidelerinin gelişimi açısından sulamaya dikkat edilmelidir. Fidelerin üzerinde su kalmamasına özen gösterilmelidir. Fidelerin bakımında diğer önemli bir konuda ilaçlamanın zamanında ve doğru olarak yapılmasıdır.

Fotoğraf 1.6: Helianthus bitkisi
2.Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Kesme Çiçek Olarak Yeteiştirilmesi
Helianthus bitkisinin kesme çiçek olarak üretimi, kapalı ve açık ortamlarda yapılmaktadır. Ülkemizde ve dünyada helianthus çok eskiden beri bilinmekle birlikte kesme çiçek olarak kullanımı yenidir. Günümüzde kesme çiçek olarak yetiştiriciliği giderek artmaktadır.

Fotoğraf 2.1: Helianthus kullanılarak yapılan düzenlemeler
Helianthus çiçekleri oldukça gösterişlidir; bu yüzden çok değişik düzenlemelerde kullanılmaktadır. Özellikle mevsim buketlerinde tercih edilmektedir.


Fotoğraf 2.2: Helianthus buketleri
2.1. Toprak ve Gübre İsteği
Helianthus toprak isteği bakımından fazla seçici değildir. Kumlu topraklardan, killi topraklara kadar değişim gösteren farklı yapılardaki topraklarda başarıyla yetiştiriciliği yapılmaktadır. Özellikle, derin, organik maddece zengin alüviyal topraklar, Helianthus üretimi için çok uygundur. Fazla verimli olmayan topraklarda da, çok iyi gelişme gösterebilmektedir. Bunun yanında taşlı, kumlu ve yüzlek toprakları sevmez. Helianthus yetiştirilecek topraklarda taban suyu yüksek olmamalı ve drenaj sorunu bulunmamalıdır. Her türlü toprakta yetişmesine rağmen, iyi drenajlı, pH’sı nötre yakın ( pH 6,5 – 7,5 )topraklar tercih edilmelidir. Eğer toprak asitli ise kireç ilave edilmelidir. Su tutma kapasitesi yüksek toprakları daha fazla sever ancak asitli topraklardan hoşlanmaz. Helianthus tuzluluğa toleransı olmayan bir bitkidir.

Fotoğraf 2.3: Helianthus serasından görünüm
Helianthus bitkisinin de diğer bitkiler gibi büyüme ve gelişmesini devam ettirebilmek için topraktan belirli miktarda bitki besin maddesi kaldırması gerekmektedir. Bu miktar verimle orantılıdır; bu nedenle en uygun gübreleme için önce toprak analizi yapılmalı ve bunun doğrultusunda belirlenen verim hedefine göre gübre önerilerinde bulunulmalıdır. Helianthus topraktan en fazla azot elementini almaktadır; bu yüzden yapılan gübrelemeler, daha çok azot ağırlıklıdır. Helianthus bitkisinde uygulanacak azot miktarı; Toprak yapısına, hedeflenen verime
ve sulama koşullarına göre değişmektedir. Azot, Helianthus verimini sınırlayan en önemli bitki besin elementidir. Azot bitkilerde ilk gelişmeyi hızlandırmaktadır. Eksikliği halinde bitki normal gelişimini sürdüremez. Verilecek olan azotun %50’si bitkiye ekimle beraber, diğer yarısı çapayla birlikte verilir. Azot eksikliği bitki boyunun kısalmasına ve alt yapaklarda sararmalara neden olur. Fazla miktardaki uygulamalarda ise bitkilerde vegetatif gelişme hızlanmakta ve sapların fazla boylanarak cılız kalmasına neden olmaktadır. Helianthus’ta fosfor gübrelemesi: Bitkinin fosfora olan ihtiyacı fazla olmamakla beraber, belirli bir verim oluşturabilmek için yapılan toprak analizleri doğrultusunda uygulanmalıdır. Fosfor eksikliğinde, bitkinin yaprak uçlarında yanmış bir görünüm ortaya çıkar. Uygulama ekim öncesi veya ekim sırasında yapılır.
Helianthus’ta potas gübrelemesi: Bitki topraktan fazla miktarda gübre kaldırır ancak ülkemiz koşullarında topraklarda yeteri miktarda potas bulunmaktadır. Potas eksikliğinde, yaprak ayasının kenarında önce sararmalar daha sonra kahverengi bir renk oluşur ve kurumalar meydana gelir. Yaprak damar araları da kabarır. Potaslı gübre ekim öncesi uygulanır.
2.2. Dikim Şekli ve Mesafesi
Helianthus yetiştiriciliğinde toprak işleme ve tohum yatağı hazırlama bölgelere göre farklılık göstermektedir. Öncelikle arazi yaz sonunda pulluklarla derin(20-25cm)olarak işlenir. Daha sonra sonbaharda tekrar kültivatörle karıştırılmalıdır. Kışı bu şekilde geçirdikten sonra şubat ayında tekrar kültivatörle karıştırılmalıdır. Ekim zamanı geldiğinde, gübre ve herbisit uygulamasından sonra tekrar kültivatör ile karıştırılmalı ve üzerinden sürgü geçirilerek arazi ekime hazır hale getirilmelidir. Açık alanda en uygun ekim zamanı şubat sonu ve mart ayı başlarıdır.
Ekim genellikle nemli toprağa yapılır. Tohumların çimlenebilmesi için toprak sıcaklığının 8–10 ºC olmalıdır. Toprak sıcaklığı arttıkça tohumun çimlenme ve sürme hızı da atmaktadır; bu nedenle ekim zamanında toprak sıcaklığının 12 ºC olması istenir. Bu nedenle toprak sıcaklığı ekim zamanını belirlemede önemli bir faktördür. Toprak sıcaklığı; tohumun çimlenebileceği dereceye ulaştığında ekim yapılmalıdır.

Fotoğraf 2.6: Helianthus fideleri
Toprak yapısına ve nemine bağlı olarak ekim derinliği değişmektedir. Normal koşullarda ekim derinliği 4–6 cm arasında değişmekte, toprak nemi derinlere kaçmışsa derinlik 7cm’ye kadar yapılabilir. Tohum araziye doğrudan ekilecekse 20 – 30 cm ara ile yapılır. Eğer şaşırtma yapılacaksa şaşırtma için en uygun zaman fidenin iki gerçek yaprak çıkardığı zamandır.

Fotoğraf 2.7: Helianthus
3. Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Bitkisinin Ekolojik İstekleri
3.1. Sıcaklık
Helianthus bitkisi soğuk ve yüksek sıcaklıklara karşı oldukça toleranslı bir bitkidir; bu nedenle geniş bir yayılma alanına sahiptir. Helianthus, yetişme periyodu boyunca (100–150 gün) 2600–2850 °C civarında toplam sıcaklık ister. İyi bir gelişim için ortam sıcaklığı 18–24 °C olmalıdır. Derin ve kazık kök sistemine sahip olması nedeniyle kuraklığa dayanıklıdır. Helianthusun çimlenmesi için en az toprak sıcaklığı 8–10 °C olmalıdır; bu nedenle genelde nisan başı-mayıs ortası arasında ekimi yapılır. Erken ekim, verimi önemli ölçüde artırır. Ayçiçeği soğuğa dayanıklı olup genelde ilk donlardan 4–6 yapraklı devreye kadar zarar görmez. Ancak ısının -4°C’nin altına düşmesiyle oluşan dondan oldukça fazla etkilenir.
3.2. Işık
Helianthuslar güneşli yerlerde yetiştirilir. Tam güneşi severler. İyi bir çiçeklenme için 13 – 17 saat ışık alması gerekir. Eğer gölgede yetiştirilmeye kalkılırsa kendi ağırlığında bir azalma olur ve enine gelişme görülmez. Ayrıca bitkinin ışığa karşı yönelme (Fototropizm) özelliği vardır. Bu da bitkinin daha iyi güneşlenmesini sağlar. Yapılan bir araştırmaya göre; Işığa yönelen yapraklar, hareketsiz olanlara göre %9 oranında daha fazla ışıktan yararlanmaktadır ve fototropizm bitkinin fotosentez kapasitesini % 10-23 oranında artırmıştır.

Fotoğraf 3.1: Helianthus açık alan üretimi
3.3. Nem
Helianthus fazla nemli bölgeleri sevmez. Hava nispi neminin yüksek olması halinde, tabla çürüklüğüne neden olan hastalıkların olumsuz etkisi artar; bu nedenle açık alan üretiminde, nispi nemin düşük olduğu bölgeler seçilir. Aşırı sulama yapılmadığı takdirde nem büyük bir problem oluşturmaz. Fazla miktardaki nemin yok edilmesi için ise kapalı ortamlarda mutlaka havalandırma yapılmalıdır.


Fotoğraf 3.2: Helianthus sera üretimi
3.4. Havalandırma
Havalandırma gerek seranın kapısından gerekse de havalandırma pencerelerinden
sağlanır. Eğer dışarıda yetiştiricilik yapılıyorsa çok fazla rüzgârın olmadığı yerlerde üretim
yapılmalıdır.

Fotoğraf 3.3: Helianthus bahçesi
4. KÜLTÜREL İŞLEMLER
4.1. Sulama
Helianthus bitkisi, fide döneminden çiçekleninceye kadar bol sulanmalıdır; ancak gövde ıslatılmamalıdır, kolay çürür; bu yüzden iki haftada bir, ilaçlama ve gübreleme amacıyla sulanmalıdır. Helianthus bitkisinin su ihtiyacı, yetişme periyodu boyunca yaklaşık 700-800 mm
civarındadır; bu nedenle yüksek verim alabilmek için yağışın az olduğu yıllarda, aradaki farkın, sulamaya uygun yerlerde, mutlaka sulama suyuyla verilmesi gerekir. Toprakta bitkilerin su ihtiyaçları toprak tansiyometresiyle ölçülür. Ayçiçeğinde en hassas devre, çiçeklenme öncesi tablaların oluşmaya başladığı devredir. Özellikle suya duyulan bu ihtiyaç çiçeklenme zamanında en üst seviyeye çıkar. Bundan dolayı bu devrelerde yağış yoksa yüksek verim için ayçiçeği mutlaka sulanmalıdır.
4.2. Gübreleme
Optimum verim için helianthus bitkilerine uygulanacak 7–8 kg. saf azot (N) ve aynı miktarda fosfor yeterli olmaktadır. Toprak analizi yapılıp tarlanın besin maddesi içeriği belirtildikten sonra gübre uygulamak son derece önemlidir. Toprak tahlil sonucu besin maddesinin eksikliği belirtiliyorsa, topraktaki mevcut duruma da bağlı olarak, yeterli miktarda 15–15–15 gübresi uygulamak gerekir.
4.3. Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Bitkisinde Hastalık ve Zararlılar
Helianthus bitkisinin en önemli zararlısı, orobanş parazitidir. Ancak bu parazite dayanıklı hibritler piyasada mevcuttur. Bunun yanında karşılaşılan diğer hastalıklar; ayçiçeği mildiyösü, sap, kök ve tabla çürüklükleridir. Ayçiçeği mildiyösüne karşı ilaçlı hibrit tohumlar kullanılabilir; ancak özellikle sulu alanlarda ortaya çıkan Sclerotinia'ya karşı dayanıklı çeşit olmayıp ilaçlı mücadelesi de yoktur.

Fotoğraf 4.1: Helianthus bitkisinde görülen rhizopus ve mildiyö
 Hastalıklar
 Ayçiçeği Mildiyösü
Ayçiçeğinin en önemli mantari hastalıklarından biridir. Etmeni Plasmopora Helianthi Novat’tır. Bu hastalığa, erken devrede yakalanan ayçiçeği bitkileri normal gelişemez, bodur kalır. Hasta bitki yapraklarında sararma ve alt kısmında beyaz toz şeklinde sporlar görülür. Mildiyönün bulaşması, genellikle tohumdan, topraktaki bitki artıklarından olur. Bulaşık ve taban suyu yüksek tarlalarda, hastalık yüksek oranda görüldüğünde tekrar ikinciye ekim yapılması gerekebilir. Mücadelesi, bu hastalığa dayanıklı çeşitlerin ekilmesi, hassas çeşitlerde ise tohumu
ekmeden önce kesinlikle “metalaxyl” etken maddeli fungusitlerle tohum ilaçlaması yapılması ile olur. Kültürel olarak mücadelesi ise hastalıklı bitki artıklarını tarladan uzaklaştırmak ve ekim nöbeti yöntemi ile mümkündür.
 Solgunluk
Bu hastalığa yol açan etmenlerden birincisi Sclerotinia sclerotiorum (lib)’ dır. Genel olarak kök boğazı çürüklüğü biçiminde görülür. Hastalık, bitki köklerini toprakta kömürümsü sclerotları ile bitki sap ve tablalarını ise toprak yüzeyinde çimlenen askosporları ile enfekte eder. Bitkinin sap ve öz dokusunu kurutarak iletim demetlerini devre dışı bırakır. Diğer bir solgunluk hastalığına da Verticillium dahlie Klebah neden olur. Çiçeklenme döneminde üst yapraklarda aniden solma, sararma ve damar içinde siyah lekelerin görülmesi ile belirlenir.
Mücadelesi, her iki etmenin neden olduğu bu solgunluk hastalıkları ile mücadelede bu hastalıkların görülmediği bitkilerle ekim nöbeti, dayanıklı veya toleranslı çeşitlerin ekilmesi önerilir. Ayrıca hastalıklı bitkilerin tarladan kökleri ile birlikte uzaklaştırılması ve yakılması yararlıdır.
 Zararlılar
 Makaslı Böcek (Lethrus brachiicollis Fairm)
Daha çok ayçiçeğinin çıkış, çimlenme döneminde zarar yapar. Fideleri toprak üstünden yiyerek keser. Mücadelesi, tarladan yabancı otları uzaklaştırmak, derin sürüm ve uygun
insektisit ile tohumların ve toprak yüzeyinin ilaçlanması ile mümkündür.
 Çayır Tırtılı (Loxastege sticticalis (L)
Bitkinin yaprak ve tomurcuklarını yiyerek önemli zarar yapar. Mücadelesi, ayçiçeği ekilecek tarlada sonbaharda derin toprak işleme, yabancı otları tarladan uzaklaştırma ve bu zararlı görüldüğünde uygun insektisitlerle ilaçlamak gerekir.
 Bozkurt (Agrotis sp.)
Küçük ayçiçeği fideciklerini toprak altından keserek önemli zarar yapar. Mücadelesi, ekim öncesi ekilecek ayçiçeği tohumlarını ekimden önce uygun bir insektisitle ilaçlamak; ayçiçeği çıktıktan sonra yüzey ilaçlaması yapmak gerekir.
 Diğer Ayçiçeği Zararlıları
Diğer ayçiçeği zararlıları özellikle gübreli yerlerde ve çeltik yerlerinde danaburnu (Gryllotolpa sp.), yeşil kurt (Heliothus spp.) ve çizgili yaprak kurdu (Spodoptera exigus Hlon)’dur. Mücadelesi, zamanında tarla kontrolleri sonucu görüldüğünde uygun insektisitlerle, danaburnunda zehirli kepek ile genelde diğer zararlılarda tarla ve bitki yüzeyi ilaçlaması ile yapılır.
 Orobanş (Orobance cumana)(Verem Otu)
Kök parazitidir. Besin maddesini ve su gereksinimini tamamen ayçiçeği köklerine emeçlerini salarak karşılar. Orobanş birçok yerde verem otu da denilmektedir. Orobanş parazitinin boyu 20–60 cm arasında, çiçek rengi genellikle mavi, mor veya beyaz olabilmektedir.

Fotoğraf 4.1: Helianthus bitkisinde görülen orabanş
Tohumları çok küçük kahverengi ve kapsüller içerisindebulunmaktadır. Bir orobanş sapında bulunan kapsüllerdemilyonlarca tohum bulunmaktadır. Söz konusu buparazit tohumlarının yapılan araştırma sonucundatoprakta canlılığını 10–15 yıl süreyle koruyabildiğ ibelirlenmiştir.
Mücadelesinde, bu parazite karşı dayanıklı tohumların ekilmesi en kesin çözümdür. Bu parazite karşı yapılacakkaçınmaktır.
4.4. Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Bitkisinde Yabancı Ot Mücadelesi
Üretici, ayçiçeklerinin yetiştirilmesi sırasında yabani otlarla mücadele etmelidir. Yabani otlar bitkilerimizin kalitesiz olmasına neden olur. Ortamda yabani otların çok olması hasat zamanını uzatır ve maliyetin artmasına neden olur. Yabancı otlarla mücadele için herbisitler kullanılabilir. Bunun yanında çapalama yapılabilir, hatta elle mücadeleyapılmalıdır.
4.5. Destek Sağlama
Helianthus bitkisi rüzgâr almayan kısımlarda yetiştirilmelidir. Eğer biraz da olsa rüzgâr alıyorsa bu dezavantajı ortadan kaldırmak için 1 – 1,5 metre yüksekliğe kadar destekleme sistemi kurulmalıdır. Ayrıca rüzgârlı bölgelerde dev çiçekli ve boyları uzun türler bir sırık yardımıyla destek sağlanmalıdır; aksi halde yere 45 0 lik açıyla eğilir. Kapalı alan üretiminde destekleme sistemi, diğer kesme çiçeklerde yapıldığı gibidir.

5. HASAT İŞLEMLERİ
5.1. Hasat
Helianthus bitkisini, sabah ya da akşam en serin zamanda hasat yapmak gerekir. Bitkiler ve çiçekler çiğden ve nemden arındırılmış olmalıdır. Çiçekler tamamen açmış halde iken toplamak gerekir.
Fotoğraf 5.1: Helianthus bitkisinde hasat zamanı
Kesim işlemi bıçak veya makasla yapılabilir; ancak gövdeler mümkün olduğu kadar temiz ve dezenfekte edilmiş aletlerle kesilmelidir.
5.2. Tasnif
Helianthus bitkisinden kesilen çiçekler hasat edildikten sonra serin bir ortama getirilir. Kesilen çiçekler boylarına göre ayrılır. Gövde yapısı bozuk olanlar ayrılır. Çiçek tablasının büyüklüğüne göre de sınıflandırma yapılır. Çiçek tablasında bozukluk olanlarda ortamdan uzaklaştırılır. Alt yaprakları ve zarar görmüş yapraklar koparılmalıdır.
5.3. Pazara Hazırlama
Kesilen Helianthuslar bitki koruyucu ya da asitlendirilmiş temiz suyla dolu steril bir kaba konur. Toplanan çiçekler işlenecek hale gelene kadar soğuk bir depoya ya da serin, gölge bir yere yerleştirilir. Çiçekleri gövde boylarına ve çiçek büyüklerine göre tasnif edilir. Alıcının özelliklerine göre demet yapılır. Suyun altında gövdeleri tek bir boya gelecek şekilde yeniden kesilir.
5.4. Depolama
Sınıflandırılmış ve demet yapılmış çiçekler temiz ve dezenfekte edilmiş depolarda 2.2 – 7.7 0C de ve % 85 – 90 nem oranında depolanmalıdır. Vazo ömrü 7 – 10 gün arasıdır. Polensiz çeşitlerin vazo ömrü daha uzundur.
Kaynak:Megep
Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Yetiştiriciliği Helianthus ( Ayçiçeği, Günâşığı, Günebakan ) Yetiştiriciliği Reviewed by Unknown on 00:13 Rating: 5

Hiç yorum yok